Sünnet

Prof. Dr. Zekeriya Güler hocanın "Sünnetin Bireysel ve Toplumsal Hayatta Belirleyiciliği" makalesinden alıntıdır:

Sünnet Kur'an-ı Kerîm'den sonra ikinci kaynağımızdır. Sözlükte "yol, çığır, tavır, davranış biçimi, hayat tarzı, hâl, gidişat, âdet, gelenek, uygulama" mânalarına gelen sünnet, terim olarak "vahyin kontrolünde şekillenen, nebevî hayat tarzı veya hadislerle ifadesini bulan peygamberâne yöntem ve yol haritası" diye tarif edilir.


Sünnet, dinde izlenen yol ve ortaya konulan peygamberâne yöntemdir. Bu anlamda sünnetin hükmü, farz, vacip, müstehap, mubah ve haram gibi ahkamların hangisine tekabül ediyorsa o dur.

Enes ibni Mâlik radıyallahu anh şöyle dedi:

Peygamber Efendimizin nâfile ibadetlerini öğrenmek üzere, sahâbeden üç kişilik bir grup, Peygamber hanımlarının evlerine geldiler. Kendilerine Efendimiz’in ibadetleri bildirilince, onlar bunu azımsadılar ve

– Allah’ın Resûlü nerede biz neredeyiz? Onun geçmişteki ve gelecekteki günahları bağışlanmıştır, dediler. İçlerinden biri:

– Ben ömrümün sonuna kadar, bütün gece uyumaksızın namaz kılacağım, dedi. Bir diğeri:

– Ben de hayatım boyunca gündüzleri oruç tutacağım ve oruçsuz gün geçirmeyeceğim, dedi. Üçüncü sahâbî de:

– Ben de sağ olduğum sürece kadınlardan uzak kalacak, asla evlenmeyeceğim, diye söz verdi. Bir müddet sonra Peygamberimiz onların yanına geldi ve kendilerine şunları söyledi:

“Şöyle şöyle diyen sizler misiniz? Sizi uyarıyorum! Allah’a yemin ederim ki, ben sizin Allah’tan en çok korkanınız ve O’na en saygılı olanınızım. Fakat ben bazan oruç tutuyor, bazan tutmuyorum. Gece hem namaz kılıyor, hem de uyuyorum. Kadınlarla da evleniyorum. Benim sünnetimden yüz çeviren kimse benden değildir.” (Buhârî, Nikâh 1; Müslim, Nikâh 5. Ayrıca bk. Nesâî, Nikâh 4.)

Peygamberimiz (sav.)'in "Kim benim sünnetimden yüz çevirirse benden değildir" hadisini biz elbette bir emir olarak algılıyoruz çünkü Peygamber dinlenmeden ve onun sünnetine tabî olunmadan İslam'ın yaşanılamayacağı görülüyor bu hadisten.

Şüphesiz, vahiy-sünnet ilişkisinde Kur'an, nebevî sünneti tayin ve inşa eden temel unsurdur. Kur'an dinin teorik, sünnet ise pratik kaynağıdır.

Peygamberimiz (sav.)'i sadece posta memuru gibi görüp onda güzel örnekler var diyen ayetlerle rağmen onu kendimize en güzel biçimde örnek almaz isek,  onun yolundan gitmez isek, onun bize ögrettigi gibi ibadet etmez isek, sünnet ve hadis kaynak değil deyip onu sırf postacılığa indiregelirsek Kur'an'ı yarım anlamış oluruz. Onda sizin icin güzel bir örnek var'ı tam anlarsak İslam'ı tam anlamış oluruz.

Kommentare